???????????????????????????????????????????????????????????
?Kendini İnsanlığa Bakarak Sına? Franz KAFKA
???????????????????????????????????????????????????????????.
?Ne zaman düşecekse karanlık üzerimize, düşsün bir bulutun gölgesi gibi, serinlikle birlikte bir çadır kuralım, ateşe hakiki bir çay koyalım, kenti unutanlardan olalım.? Cahit Zarifoğlu (Hikâyeler)
???????????????????????????????????????????????????????????.
Gemlik?te eşkıyalarla, mafyayla, it-kopukla, kafası çalışmayan siyasetçilerle, ranta dönük icraatlar peşinde koşturan politikacılarla, klavye delikanlılarıyla, kalleşlerle, şerefsizlerle, sahte hesaplarla, çıkarcı tiplerle, yalancılarla, dost-kardeş görünümlü pisliklerle, sahtekar ve alt yapısız megalomanlarla savaşmak alnıma yazılmış!...
İnsan daima sevdiğiyle sınanır, denir. Gemlik ile sınanmak onurum ve gururumdur. Bu nedenle yaşıtlarımdan çok daha fazla yaşamış, okumuş, gezmiş, görmüş, araştırmış, yazmış ve sınanmış birisiyim ben?
Gemlik?te Gazeteci-Yazar olarak yaşamak ve dik durmak ve kendin kalabilmek, bu yaşamışlığın ve bu haddinden fazla sınanmışlığın başarısıdır?
Türkiye ikiye ayrılır: Tuzu kuru, zengin, refah içinde bir Türkiye ve çaresiz insanların çırpındığı, iktidarların yok saydığı, görmezden geldiği yoksul Türkiye.
Toplum ikiye ayrılır: Alttakiler ve üsttekiler. Yani ezenler ve ezilenler.
İnsanlar ikiye ayrılır: Sıradan olanlar ve sıradan olmayanlar.
Sıradan insanlar da ikiye ayrılır: Şanslılar ve şansızlar!...
31 Mart Yerel Seçimlerine 20 gün kaldı. CHP Gemlik Belediye Başkan Adayı Mehmet Uğur Sertaslan?a bir bakın. Komşuluk diyor, barış diyor, kardeşlik diyor? İnsan onurundan bahsediyor, sosyal yardım politikalarını, sosyal yardımları alanları resim çektirerek rezil etme yerine, onuruyla Halk Marketlerden alışveriş yapabilme projesini anlatıyor? Cenazelerde, düğünlerimizde kimseye partisinin sorulmadığını vurguluyor Mehmet Uğur Sertaslan, ?Aynı tabuta omuz veriyoruz. Birlikte ağlıyor, hüzünleniyor, birlikte seviniyoruz? diyor?
Saadet Partisi Adayı Adnan Bıyıklı?yı izleyin; ?ötekileştirme, ayrımcılık yok? diyor. Mehmet Uğur Sertaslan gibi; 110 bin nüfusun Belediye Başkanı olacağını haykırıyor? İnanıyorum ve güveniyorum? Gemlik seçmeninin gönlündeki iki gerçek başkan bunlar. Mehmet Uğur Sertaslan ve Adnan Bıyıklı?
Büyük Birlik Partisi Belediye Başkan Adayı Hacı Ömer Yavuz?a ve projelerine kulak verin? Gemlik?i ve Gemlik?in yoksul kesimlerini kucaklayan projeler. Kendi yağıyla kavruluyor. Bir Avuç Alperen ile bir oraya bir buraya koşturuyor. Yeni Ülkücülüğün, yeni Milliyetçiliğin Gemlik?teki prensi-umudu gibi! Ondan da korkanlar var. Hem de çok var!... İttifak fenomenine kurban gidip, seçimlere kısa bir süre kala adaylıktan çekileceğini öne sürüp-iddia edip-medet umup, dedikodular çıkaranlar var. İlçe Başkanı Dursun Yavuz bu dedikodulara gerekli cevabı verdi? Korkabilirsiniz ama satın alamazsınız!...
İki hafta önce yazmıştım: Şimdi tam zamanı. Yeniden göz atmakda fayda var diye düşünüyorum.
Mamatha Gandhi Sosyal Günahları şöyle sıralar:
Ahlaksız Ticaret.
İlkesiz Siyaset.
Emeksiz Zenginlik.
Vicdansız Haz.
Niteliksiz Eğitim.
İnsaniyetsiz Bilim.
Özverisiz İbadet.
AKP ile Türk Siyaseti Ahlaksız Ticareti, İlkesiz Siyaseti, Emeksiz Zenginliği, Vicdansız Hazları, Niteliksiz Eğitimi, İnsaniyetsiz Bilimi ve Özverisiz İbadeti topluma benimsetti. Geçtiğimiz hafta bir Roman Çocuğunun Gemlik Belediyesi önünde kendini yakma girişimi adı altındaki birilerinin sahneye koyduğu oyunu-mizanseni ve kurgusunu aratan daha büyük komplo teorileri ve hesaplaşmalar ile karşı karşıyayız.
Siyaseti ötekileştiren, zillet, terör, uğursuzlukla itham eden bir güruh türedi. Siyaset İlkesizleştirildi. Rant kapıları açılarak, emeksiz zenginler türetildi. Kapalı kapılar ardında, cemaat adı verilen ne idüğü belirsiz sözde eğitim kurumlarında eğitim niteliksizleştirilirken, erkek-kız demeden çocuklara tecavüz olağanlaştırıldı. Vicdansız Hazlar, hayvanlara işkence ve tecavüzlerle toplumsal gerçeğimiz haline dönüştü. Özverisiz ibadet, insanlara kafayı yedirdi. Bugün camilere gidenden çok psikiyatr ve psikologlara koşan bir toplum haline dönüştük. Kuran Kurslarında ve Camilerde bize öğretilen ?Allah İçin İbadet? ilkesi, siyaset için ibadet ilkesine dönüştürüldü. AKP?de siyaset mi yapıyorsun; siyaset için sakal bırak, cemaati kandırmak, kendi zümrene şirin görünmek için namaz kıl; kandırmacısının birinci kurgusu oldu.
Cumhuriyet Ordusu, ordunun içindeki işbirlikçilerin desteği ile tasfiye edildi. Sözde açılım sürecinde teröristler tanık, Peygamber Ocağı ordumuzun vatanseverleri sanık yapıldı. İmralı?da yatan bebek katili şerefsiz, yandaş medyada aslında namaz kılan, İmam Hatipli güzel çocuk güzellemeleriyle topluma lanse edildi. Güneydoğu?da PKK hendek kazarken, patlayıcı maddeler döşerken, siperler kazıp, siperler hazırlarken, silah ve cephane depolarına göz yumuldu. Operasyonlara izin verilmedi. PKK güç kazanırken, anayasa ve yasalar çerçevesinde tepki gösterip, Türkiye?yi bu tehlikeden kurtarmak mümkün değil miydi? MGK?nda 2004 yılında verilen FETÖ raporunu yok hükmünde sayanlar kimler? 2010 yılındaki Milli Güvenlik Siyaset Belgesi?nde FETÖ?yü tehdit olmaktan tümüyle çıkaranlar kimler? 15 Temmuz?a giden süreçte Cumhuriyet yollarına mayınları döşeyenler bizler değildik?
31 Mart?ta Beka Sorununu değil, terörü değil, zilleti, Fetö?yü, PKK?yı değil; Gemlik?e değer katacak kadroları göreve getireceğiz.Oysa sadece bu!...
AKP Adayı ve AKP?nin sözde Gemlik Vekili de kafasını Genel Merkezinden çevirip, ilçe halkına bakmadığı için-ya da ilçe halkına tepeden baktıkları için- onları değerlendirmeye almıyorum. Fredoom House?nin 2018 raporuna göre ?Türkiye kısmen özgür ülkeler? grubundan, ?Özgür olmayan ülkeler? grubuna gerilemesini de es geçiyorum. Dünya Basın özgürlüğü kapsamında son 5 yılda 99?unculuktan 157?ciliğe gelmemizi de kaşımak istemiyorum. Bu kadar yazımdan, anlayan anlar ne anlatmak istediğimi? 31 Mart?ta, ?Eyy?lerden? ?İnadına daha fazla özgürlük? için de oy kullanacağız?
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, ?Anadolu Solu? adı verilen, aslında ?Neo Liberal Sol? politikalarını açıklamak için genel kurul salonuna, Ricky Martin?in- çok severek dinlediğim- New York kelimesinin geçtiği yeri her seferinde Gemlik diye kulak ritimlerime seslendirdiğim- ?Livin La Vida Loca? şarkısıyla salona pop yıldızı gibi geldiğinde hissettiğim acı tebessüm ötesiydi, iktidarın Gemlik programının açıklanması. Neo Liberal Devlet, Neo Liberal Politikalar gibi Neo Liberal Sol?un da Türkiye?ye uyduğu söylenemez. İktidar partisinin Gemlik projeleri de son ana sıkıştırılmış neo liberal Gemlik sıkıntısıydı sadece?
Duyduğuma göre, şimdilerde Flaş TV?ye baskı yapmak için canını dişine takan, Maklubeci, Uğur Mumcu, Nazım Hikmet ve Bahriye Üçok gibi vatanseverlerin düşmanı Büyükşehir Belediye Başkanının aslında rivayet odur ki; İnegöl Projesiymiş hazırlanan? İnegöl çantada keklik olunca, Gemlik adayı ve yönetiminin de programı olmayınca ve maalesef İnegöl?de de deniz bulunmadığı için, biraz Kemer, biraz Marsilya Limanları, Mallorca Sahilleri falan apar topar hazırlanmış? Hayır, projeler muhteşemdi aslında. Sadece görsel olarak! Hazırlayan teknik ekibi gönülden kutluyorum. Sorun şu: Gemlik?te bu projeler nerelere yapılacak? Ekonomik kaynakları ne olacak?
Bunlardan hiç bahsedilmedi. Gemlik?te böylesi deniz, böylesi plajlık alanlar, böylesi liman-marina bölgeleri varsa, bırakın kalsın zaten. Tek çivi çakmayın? Bu kadar yatırım için arazi varsa şehir içinde, o zaman ?Gemlik Taşınıyor falan? diye ortamı gerdiğiniz KHK?yı neden çıkarttınız?... Yerinde Kentsel Dönüşüm şimdi mi aklınıza geldi? Zaten Gemlik?i, Gemlik halkını tanımayan, kendilerinden olmayanlara zillet, terörist muamelesi yapan, sahte hesaplı klavye delikanlısı adamlarını muhaliflere ve özellikle bana musallat edip, ölmüş anama, ölmüş babama, avratıma, çoluk çocuk küfür ettirenlerden de orijinal ve gerçek Gemlik projeleri beklenemezdi. Bu açıdan yanıltmadılar. Ahlaksız davranışlara kendini dizginleyen, kendini gizlemeyi marifet sanan, içedönük kişilerde rastlanır. Kötücülüğü oluşturan ahlaksızlıktan çok ahlaktır. Sözde muhafazakâr, sözde ahlakçı, sözde İslamcı partinin, sahte profilli şerefsizleri bu ironik sahtekârlığın başrol oyuncuları olarak, 31 Mart seçimleri sonrası adayları kazanırsa, mamalanmak için kuyrukta bekliyorlar. Gemlik umurlarında falan değil!...
Geçtiğimiz gün Gemlik Haber Gazetesi Sahibi Serhat Seferoğlu, Emekli Sinemacı Murat Çengeltaş ile CİUS AVM arkasındaki Abdullah Yaşar?ın Harbi Çay Ocağında oturmuş çay içiyorduk. Bir firma adına üniversite öğrencisi genç bir kızımız, anket yapmak için yanımıza yanaştı. Sorulardan birisi, mevcut Bursa Büyükşehir Belediye Başkanına oy vermiyorsanız, niye vermiyorsunuz, bunun açıklaması üzerineydi?
Recep Altepe?yi hatırlayan var mı? Fetö?cü dedikodularıyla görevden alınmıştı. Yerine de maklubeci, vatansever düşmanı getirilmişti! Al birini vur ötekine!... Recep Altepe, Bursa?da oy rekoru sayılabilecek bir oyla ikinci dönem seçilmişti. Belediyeyi batırdı diyen de var, seçim harcamaları nedeniyle Altepe?nin yapamadığını Maklubeci yapacak diyen de? Recep Altepe, bir de önemli kaza atlattığı Narlı Camii?nin temel atma törenini yapmıştı. Gemlik Narlı köyü rahmetli Annemin köyüdür. Vefakârdır. Siyaseten değil, insanlıktan bakan bir köydür. Camiinin açılışına da temelini atan Recep Altepe?yi davet etmişlerdi? Bugünkü yeni yetmeleri yoktu ve dönemin AKP?lileri Recep Altepe?den vebalı gibi kaçmışlardı. Recep Altepe Narlı?nın yenilenen camiini sadece Belediye Başkanı Refik Yılmaz ve birkaç meclis üyesi ile açabilmişti? Görevden alınma sebebi açıklanmadıysa; bu vebalı gibi kaçmalar nedendi?
En önemlisi, Milli İrade yoksa günün birinde keyfe keder reis tarafından alınacaksanız, size niye oy verelim?
Bursa?da oldu, İstanbul?da, Balıkesir?de, Niğde?de oldu. Gemlik?te neden olmasın? O zaman bir de toplumun geneline zillet, terörist diyenleri neden seçelim? Milli İrade diyorum bakın Milli İrade! Milli İrade sizde yoksa, seçilenler bile görevden alınabiliyorsa, seçimlere neden giriyorsunuz?
Demokrasilerde benzer siyasi görüşleri paylaşan kişilerin bir ülkenin yönetiminde söz sahibi olmak üzere kurdukları örgütlere siyasi parti diyorsak ve demokrasilerde demokratik işleyişlerine inanıyorsak, Gemlik için en demokratik partinin CHP olduğunu söyleyebilirim?
Muharrem İnce ve Kemal Kılıçdaroğlu arasındaki Genel Başkanlık yarışında tarafını açıkça ortaya koymuş bir isim Mehmet Uğur Sertaslan? Muharrem İnce?yi destekliyorum dedi. Muharrem İnce kaybetti. Genel Başkan halen Kemal Kılıçdaroğlu? Ve o Kemal Kılıçdaroğlu, Gemlik Belediye Başkan Adayı olarak Mehmet Uğur Sertaslan?ın ismini verdiğinde tarihler 10 Nisan 2018?i gösteriyordu.
CHP ve Demokrasi? En güzel örnektir bu?
Başka bir açıdan da bakalım. Gemlik?in 8 yıllık Ak Partili Belediye Başkanı Refik Yılmaz?ın icraatlarına özet olarak bir göz atalım önce.
183 Milyonluk Büyük Kumla Barajı ve 85 Milyonluk Bölge Hastanesinin yapımında büyük emekleri ve takibi vardır. Adliye Binası, Liman Başkanlığı Binası, Ziraat Odası Binası, İlçe Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü binası yapımları da bürokratik engellemelere rağmen Refik Yılmaz?ın bitmez tükenmez takipçiliği sayesindedir. Özel sektör ile işbirliği içinde yapılan 7 okulun öncülüğünü de Refik Yılmaz yapmıştır. 2 okulun daha projesi hazırdır. 13 cami yapımına öncülük etmiştir. Gemlik alt yapısı baştan aşağıya yenilenmiş, sosyal tesisler, çocuk parkları (55 adet) spor tesisleri (34 adet) Refik Yılmaz döneminin eserleridir. Gemlik?in deprem riskine karşı Ankara ve ülke çapında sağlanan başarısı, yeni rekreasyon alanları, toplu konut inşaatları, köy ve kent meydanları projeleri, Gemlik Körfezinin temizlenmesine yönelik milyonluk arıtma tesisi projelerinde de imzası bulunmaktadır. Sadece 2018 yılı içinde 50 temel atma ve açılış törenleri ile Türkiye genelinde Belediyeler arası yatırım çılgınlığı ve şampiyonluğuna ulaşmıştır. Zeytinin tanıtımı, balıkçı barınakları düzenleme çalışmaları, yat limanı yapım projesi, şehir içi trafiği düzenleme adına açılan benim takip edebildiğim en az (8) alternatif yol, yeşil alanları artırıcı kent estetiğine önem veren uygulamalar, sağlık ocakları ve daha birçok yazmadığım hizmet ve yatırım Refik Yılmaz döneminin saygıyla anılması gereken alkışlanacak hayata geçmiş projeleridir?
Böylesi başarılı ve partisinin neferi olan ve çalışkan Belediye Başkanının altını türlü entrikalarla oyanlara, ekibinin tamamını tasfiye edenlere neden güvenelim?
Böylesi Başarılı Belediye Başkanını haklı olsa bile sudan bahanelerle mahkemelere verenlere, sosyal medyadan küfür edip ceza alanları Belediye Meclis listelerinde ödüllendirenlere neden inanalım?
Kendi partisi içinde bütünlük bulunmayan, kendi partisi içinde vefalı olmayanların Gemlik?e vefalı olacaklarını neden umalım?
Bu son 200 yılımızın edebiyatına, sanatına, sosyolojisiye, felsefeye damga vurmuş üç isim var. Rousseau, Marks, Freud. Freud, ?En sağlıklı toplum? der. Marks, ?Bölüşümün en iyi olduğun yer? der. Rousseau, ?Toplum Sözleşmesinin En İyi olduğu yer? der. İdealize ederler ilkel toplumu. Üç toplumsal tespite de da uyan yok bunlarda. Geriye ilkellikleri kalıyor!...
Liyakat sistemini de çökerttiler, eğitim sistemi gibi; ekonomi gibi: Okuması yazması olmayan bir sürü insan liyakatsiz bir şekilde, orduya, emniyete girdi. Eğer bir toplumun liyakat sistemini, üniversitelerini, hukukunu, sınavlarını bu kadar bozarsan? Sizi iyi anlıyorum klavye delikanlıları, sizleri çok iyi biliyorum sahte hesap ardına gizlenmiş korkaklar!... Eğitim sistemini bitirdiniz, TUBİTAK bitirdiniz. Şimdi kendi kendinizi bitiriyorsunuz? Ne Güzel? Türk toplumunun hukukunu, üniversitelerini, eğitimini, beynini, kalbini, ruhunu, cesaretini çaldınız. Şimdi kalan yüzde 95 medya gibi bizlerin de biat etmesini istiyorsunuz?
Vatanseverim dedim, emperyalizmin yok etmeye çalıştığı ulusalcıların Gemlik?teki temsilcisiyim dedim, ısrarla kendiniz gibi çıkarcı, namussuz, şerefsiz görüyorsunuz? Tarafsız olmasam 8 yıllık Ak Partili Belediyeciliği neden sürekli yazayım? Ben hatırlatayım yine. Gemlik merkeze alarak bakın; bu kadar hizmeti yapan birisine, ?Sezar?ın Hakkı Sezar?a? denir? Siz halen, paralar cukka, mukka, saçmalıklarıyla kendi kendinizi eğlendirin. Birileri de alkol ile falan vurmaya çalışıyor beni. ?Ve kaç paralık adam? falan yakıştırması yapıyor. Bizim arkamızda rant kapısı haline gelen iktidar partisinin siyasileri yok. İstifa etme onuru gösterdiğimizde, bizi genel müdür, bir inşaat firmasına yetkisi yapacak siyasi ağababalar da tanımıyorum. Torpille, alkolle vuramazsınız beni yani. İşimi iyi yapan bir gazeteciyim. Hepsi bu. Üstelik en az 15 tane alkol alan AKP?li tanıyorum. Birlikte de içtik. Bu arkadaşa da diyorum ki; seçimler bittiğinde 2006 yılı Romanya anılarımı yazı dizisi yapacağım!. Size Söz!? Ben 49 yıldır aynı ben. Gazeteciliğim 31 yıldır aynı gazetecilik. Yazarlığım 26 yıldır aynı yazarlık? Ya sizler kaç paralık adamlarsınız? Beni itibarsızlaştıramazsınız. Ak Partili Belediyede çalışırken de sizin gibiler çoktu. Onlar da yıkamadı beni, siz de yıkamazsınız. Geç kaldınız, Gemlik aşığı Cemal Kırgız?ı, itibarsızlaştıramazsınız. Gemlik Benim, Ben Gemlik!? Şimdiki öfkeniz de, oynadığınız oyunları, kendi içinizde, kendi düştüğünüz kumpasları ve Gemlik?e yakışmadığınızı söylememden geçiyor? Yazmayacaktım ama yazmadan olmaz, CİUS AVM esnafın olacakmış? Zaten esnafın değil miydi? Neden çıkardınız? Neden çalıştıramadınız-çalıştırtmadınız, şimdi mi aklınıza geldi esnaflar? Kurşunlu?ya, Gençali?ye doğalgaz gelecekmiş. Bugüne kadar neden yapmadınız? Yeni hizmete giren Hastanede, yapımı hızla devam eden Adliye Binasında pozlar veriyorsunuz? Hadi dürüstçe açıklayın şimdi: O hastanede, o adliye binasında en çok kimin mücadelesi, çabası, teri var? Refik Yılmaz?ın mı, sizin mi?
Çiçek, böcek yazıyormuşum. Bu kadar yazıyorum, yazılarımdan onu anlamış sahte hesaplı geri zekâlı. Tabii ki çiçekleri de böcekleri de yazacağım. O sizin gibilerin tek renge mahkûm ettiği, yok etmeye çalıştığı rengârenk çiçekleri? Bahar geldi tosun. Sahte hesapla, bütün gün kime nasıl küfür edeceğini düşünüp, telefon ve bilgisayar başında oturacağına, doğaya bak biraz. İnsanlara karış. Sevgi kazanacak diyorum birader. İnadına Aşk, inadına özgürlük kazanacak. Dostluk, barış, kardeşlik kazanacak. Sizlerin çamur siyaseti değil. Sevgiden, aşktan, özgürlükten, kardeşlikten, barıştan, dostluktan anlamayan sizler kaybedeceksiniz diyorum birader. Anlasanıza?
Al sana bir çiçek böcek daha?
Ne demiş, usta şair Pablo Neruda, ??Tüm çiçekleri kopartabilirler; ama yine de baharın gelmesini asla engelleyemezler?
Ey okuyucular, ?Hadi Uyanın Artık. Bahar Kokuları Biriksin Yüreklerinize? Bu kez kavga, dövüş, kaos, yalanlar, iftiralar, yoksulluk, geçim kuyrukları, çamur ve iftira siyaseti değil. Bu kez SEVGİ, AŞK, BARIŞ, KARDEŞLİK, DOSTLUK, İNSANLIK ONURU VE ÖZGÜRLÜK KAZANSIN?
Hadi hep birlikte GEMLİK?İ kazandıralım?