BURULAŞ ŞOFÖR KOLTUKLARINA KİMLERİ OTURTUYOR?
Yer: BURULAŞ Gemlik seferini yapan otobüs,
İstikamet: Bursa’dan Gemlik’e geliş,
Tarih: 07.07.2020,
Saat: 16.38,
Nedir yukarıdakiler? Diye sorabilirsiniz;
Anlatayım efendim, olay şöyle gelişiyor:
Gemlik’te oturan ve Bursa’dan evine dönmek isteyen 16 yaşında bir kız çocuğu otobüs durağına gelir, otobüse biner,
Otobüs kartı yanında olmadığından, direksiyon koltuğuna “BURULAŞ tarafından oturtulmuş” şahsa (şoför demeyeceğiz zira gerekli psikolojik ve ahlaki testleri hakkıyla geçmiş kişiler şofördür. Şoför, yaptığı işin ve vatandaşla arasında koruması gereken mesafe ve saygının bilincindedir; bu sebeplerle de saygıyı hak ederler) bilet bedelini alması için 20 (yirmi) Türk lirası uzatır.
Direksiyonda oturan şahıs kötü bir yüz ifadesiyle “bozuk para yok mu?” der.
Kız çocuğu başka parası olmadığı için “yok” der.
Terbiyeli, insanlığa, kendinden büyük insanlara ve insanların icra ettiği mesleğine saygısı olduğu için muhatap olduğu şahsa “benim sorunum değil, o koltuktan kalk da bozdur, madem burada para tahsilâtı yapıyorsunuz bozuk para bulundurun,” demez,
Araçtan iner parayı bozdurur. Lakin parayı sadece dört adet beş liraya çevirebilmiştir.
Otobüse geri döner ve şoför koltuğundaki şahsa “iki tane 5 (beş) Türk lirası uzatır;
Şahıs paraya bakar ve parayı alırken küçük kız çocuğuna “ne adisiniz!” der!
Tabi küçük kız buna cevap veremez, korkar gider otobüsün içerisinde bir köşeye siner.
Maalesef şahsın “yaka kartı” veya ismi yazan bir “boyun kartı” olmadığından ismini alamaz,
Sormaya da korkar, malum ortalık saldırgan dolu; her türlü gazaba muhatap olmak var işin sonunda!
Gemlik’e gelir, soluğu annesinin yanında alır,
Olay öğrenilince anne ve baba beraber BURULAŞ Bursa seferini yapan otobüslerin durağına gelirler, savunmasız bir çocuğa gücü yeten şahsın kim olduğunu sorarlar,
Amaç zorbalık yapmak, hesap sormak falan değildir (o işler için polis var, hâkim var, savcı var), meseleyi anlayıp, bir “özür” talep etmektir.
Orada bulunanlar gelen otobüsün gittiğinden, bu şahsın geçici olabileceğinden, bazen görev başına gelemeyenlerin yerine geçici şoförler temin edildiğinden vs bahsederler, yazının başında verdiğim bilgileri alırlar ve gereğinin yapılmasını sağlayacaklarını söylerler (belki şahıs oradaydı, vatandaş bunu hırpalamasın diye koruma içgüdüsüyle geçiştirici cevaplar verdiler, iyi niyetli yaklaşıp ortam gerilsin istemediler muhtemelen).
Gelelim üstünden bilmem kaç zaman geçen olayı, neden bugün yazdığıma.
O gün bugündür ne haber var, ne de yapıla bir işlem, ne de BURULAŞ’dan bir “özür” araması.
Belli oluyor ki bu tip insanlar hala bir yerlerde ve kafasının asabiyet durumuna göre vatandaşa aynı muameleye devam ediyor ve edecek.
Sormadan edemiyor insan, BURULAŞ otobüs koltuğuna oturtacağı şoförleri gerekli testlere tabi tutuyor mu?
Psikolojisini, karakterini uzmanlara incelettiriyor mu?
Bu inceleme ve testler belli dönem ve periyotlarda veya şoförden kaynaklı şikayetler sonrasında tekrar ediliyor mu?
Günde boyunca huylusu huysuzu, hırlısı hırsızı, edeplisi terbiyesizi on binlerce kişiyle boğuşan şoförler psikolojik danışmanlık ve sağlık hizmeti alabiliyorlar mı?
Yoksa bir şekilde “belge almayı başaran” herkes bir yolunu bulup koltuğa oturmayı başarabiliyor mu?
İnsan odaklı olarak düşünülüp, her ihtimal göz önüne alınarak verilir kamu hizmeti. Öyle olmazsa eksik kalır işler. Öbür türlüsü her şey eski tas eski hamam gider anlayacağımız, orada ne oluyor diyen bir amir-memur yok demek olur?