Vahip Bursalı'nın ardından..

Vahip Bursalı

Vahip Bursalı'nın ardından..

Vahip Bursalı'nın ardından..

Yılın ilk paylaşımında ben yine eğitime yer vermek istiyorum..

Her biri birbirinden değerli eğitimcilerimiz bizlerin yetişmesinde çok büyük rol model olmuşlardır.

Onlara çok şey borçluyuz.

GEMLİK'İN ESKİ VE ÇOK DEĞERLİ RAHMETLİ ÖĞRETMENLERİNDEN VAHİP BURSALI'NIN KIZI VİCDAN ERDEMER KONUĞUM..

Onunla hem babasını,hemde eğitimde geçen yıllarını konuştuk.

30.06.1949 yılında dünyaya gelmiş ve 71 yıldır burada yaşamaktayım.

Yıllar önce ikinci tayini olarak buraya gelmiş bir öğretmen babanın 4 çocuğundan üç numara ,yani ortanca kızıyım.

Gemlik'de büyüdüm,okudum,evlendim,iki çocuk annesi oldum ve çocuklarımı burada büyüttüm.

İlk olarak memleketimi seviyorum.Bu yüzdende hep güzel,olumlu şeylerin olmasını ister, bir dükkan kapansa üzülürüm.

Nereye gidersem gideyim,gelirken içim coşar ve evine gelen bir insanın huzurunu duyarım.

Babam Vahip Bursalı.

1913 yılında Antalya'da doğmuş.Babası subay olduğu için kısa bir süre sonra İzmir Ödemiş'e gelmişler.Çocukluğu,İlkokul yılları ve Lise yılları Ödemiş ve İzmir Buca'da geçmiştir.Daha sonra o yıllarda  Öğretmen yetiştiren Haydarpaşa Öğretmen Okulu sınavlarını kazanmış.İstanbul'a gelerek tahsil hayatına devam etmiştir.

Atatürk'ü görmüş bir kişi olarak o güne ait anısını hep bize anlatırdı.

Babam Öğretmen olarak yaratılmış bir insandı.Gencecik bir öğretmen olarak geldiği Gemlik'te otuz sekiz yıl Atatürk ve Cumhuriyet aşığı olarak hizmet verdi.Emekli olmayı hiç düşünmedi.Daima çalışmaktan yanaydı ve de kendi istediği gibi hala görev başındayken hayata veda etti.

Şehit Cemal Okulu'nun yenilenmesinden sonra yapılacak açılışa heyecanla hazırlanırken,Gemlik'in kurtuluş tarihi 11 Eylül'de okuluna ,arkadaşlarına ve çok sevdiği öğretmenlik mesleğine veda etti.(1974)

Yaşamından sonra çocuklarına ve öğrencilerine de bunları miras bıraktı.Hala daha eczanelerde ,sokakta,pazarda uzun yıllar geçmesi nedeni ile tanıyamadığım insanlar "Sen Vicdan değilmisin? benim hocamın kızısın ,Vahip Bey benim ilkokul öğretmenimdi,onu hiç unutamam,çok değerli bir insandı,yalnız öğretmen değil bizlerin babası gibiydi" dediklerinde dünyanın en mutlu insanı olurum.

Babam vefat ettiğinde arkadaşı ve öğrencisinin de babası olan ağır ceza hakimi

Memduh Ertunga, Gemlik Körfez Gazetesinde "Bir Vahip Vardı"başlıklı bir yazı yazmıştı.Bir bakıma kişiliği ve meslek sevgisinin kısa bir özetiydi bu yazı.

Babam ablamın da idolüydü,mesleki sorumluluk ve sevgiyi ondan aldı.Onu kaybettiğimiz gün şöyle bir söz vermiş kendisine."Baba sen 38 yıl hizmet verdin,çok değerli öğrenciler yetiştirdin,ben senden daha çok çalışacağım" demiş.Nitekim köyünde,kentinde 51 yıl hizmet vererek bu sözünü yerine getirmiştir.

Ablam devlet memuriyetinden emekli olduktan sonra özel okullarda görev yapmış,mesleğine aşık,yeniliğe ve öğrenmeye açık,bir öğretmen olarak çalıştığı okullarda yaş haddini doldurduğu halde bırakmamış,son dört yılında eğitim koordinatörü olarak devam etmiştir.

Biz dört kardeşte Gemlik'te dünyaya geldik.Ablam Vildan ve kardeşim Handan baba mesleğini seçtiler.Bende Milli Eğitim Müdürlünde Eğitim ordusuna hizmet verdim.

Abimiz Öztan ise İstanbul Beykoz deri ve kundura fabrikasında personel müdürü olarak uzun yıllar çalışarak emekli oldu ve ailesi ile birlikte İstanbul'a yerleşti.

Ablamda evlendikten İstanbul'a tayin olmuş,mesleğinin en uzun bölümünü orada tamamlayarak emekli olmuştur.Halen İstanbul'da yaşamına devam etmektedir.

Kardeşim Handan'da yine evlilik nedeni ile Adana'ya gitmiş,Adana Kız Lisesinde Sanat Tarihi Öğretmeni olarak görev yapmış ve oradan emekli olmuştur.Eşi Adanalı olduğu için orada ikamet etmektedir.Ne tesadüftür ki; Doktor olan kızının ilk tayini Gemlik Devlet Hastahanesine çıkmış,annesinin memleketinde şu anda İlçemiz Devlet Hastanesinde görevine devam etmektedir.

Bu dört kardeşten bir ben hayatımın tüm yıllarını burada geçirdim.Gemlik Ortaokulu'nu bitirdikten sonra küçük yaşta yaptığım evlilik nedeni ile bıraktığım tahsilime çalışma hayatımın içinde devam ettim.

İlk önce devlet memuriyeti sınavını kazanarak Kız Meslek Lisesi'nde 30.11.1973 yılında çalışma hayatıma başladım.13 yıl burada çalıştıktan sonra ,İlçe Milli Eğitim Müdürlüğüne geçtim.Liseyi ve Eskişehir Anadolu Üniversitesi Ekonomi ve ev idaresi bölümünü açıktan bitirdim.

Çalışma hayatım çok mutlu geçti.İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünde çalışmaya başladıktan kısa bir süre sonra şef olarak atamam yapıldı.

Otuz bir yıl çok ama çok mutlu çalıştıktan sonra istemeyerek emekli oldum.

Bende babam ve ablam gibi emekli olmayı hiç istemedim..Çünkü o kadar uzun yıllardan sonra insanın mesleğini bırakması ,yıllarca birlikte çalıştığı mesai arkadaşlarından ayrılması gerçekten çok zor.Değişik duygular,çalışıp çabalayıp o günlere sağlıkla gelebilmek çok güzel.

Ama öyle de bir duygusal yönü var.Yani sevinç ve hüzün bir arada yaşanıyor.

Emeklilik hayatım çok da korktuğum gibi olmadı.Bir müddet sudan çıkmış balık gibi oluyor,sonra da rahata alışıyorsun.

Bir kız,bir erkek çocuk annesiyim.Dünyalar güzeli dörtte torun sahibiyim.

Çocuklarım Bursa'da yaşıyorlar.Eşim ve ben emekli hayatımızı da ,çocuklarımız ve torunlarımıza adadık.Onların mutluluğu ile mutlu oluyoruz.Velhasıl Gemlik-Bursa arasında mekik dokuyoruz desem yeri var.

"Kızım bazen biz ikimizde Bursa'dayız sizde gelin" der.Bende "Aman kızım bana bunu söyleme lütfen,ben Gemlik'ten başka bir yerde mutlu olamam" deyip ona biraz istemediğimi söylerim.Benim için Gemlik başka bir dünya,o yüzden eskiden Gemlik daha güzeldi denmesi beni üzüyor.Ama maalesef üzücü de olsa gerçek payı var.Marmara'nın incisi memleketime çok güzel ve temiz nezih bir balıkhane,temiz ve nezih balık lokantası yakışmaz mı?Tabiki var ama yeterli değil.Bursalılar balık yemeye Mudanya'ya gideceklerine buraya da gelsinler.

Yaz tatillerinde çocuklarımız başı boş sokaklarda gezmesinler.Boşluk onları korumasız bırakır.Onların keyif alacakları ,güzel sanatlarla uğraşabilecekleri,spor yapabilecekleri,kültür merkezinin,müzik sütüdyolarının ,halı sahaların,deniz ve yelken sporlarının  velhasıl çocuklarımızı olumlu yönde eğitecek,tüm aktivitelerin daha yaygın bir hale getirilmesi ile ilgili çalışmaların hızlandırılması ve yine güzel Gemlik'imize yakışacak bir kütüphanenin tekrar hizmete sokulması için ne gerekiyorsa en büyük arzudur.

Çocuklarımız çok değerlidir.Aileler ve devlet olarak onların hep yanında olalım.Kimsesiz çocuklarımız için çocuk ve kadın koruma evleri ,yaşlılarımız için huzur evi,Gemlik artık büyük bir yer ve sosyal olarak bunlara ihtiyaç var.

Birde hepimizi en çok üzen şeylerin başında zeytinliklerimizin yok edilmesi,yerine binaların yapılması.Bu gerçekten acı bir durum.

Gemlik'imizi kalitesi ile dünya'ya tanıtan zeytinimize sahip çıkalım.

Bir zeytin ağacının kesilmesi demek ekonomimize vurulan darbe demektir.Aileler geçimini zeytinden karşıladı,çocuklarını okuttu,onları evlendirdi.Onların çocukları da yine ailelerinin geçimini bu şekilde devam ettirmektedir.

Küspesinin bile Endüstrimize bir çok faydası olan ,her halinden faydalanılarak ekonomimize bu kadar katkı sağlayan zeytinliklerimizi dolayısı ile zeytinimizi gözümüz gibi koruyalım.Bireysel bir şey yapamasak da birlik ve beraberlik ile güzel ilçemiz için bunları başlatalım..Başlamak bitirmenin yarısıdır.

İşki herkes biraz olsun taşın altına koyabilsin..

VİCDAN ERDEMER İLE GEMLİK ÜZERİNE SÖYLEŞİ...

Reyhan Çorum.