Kurşunlu'ya doğru bir tarih yolculuğu.... (1)
GÜNEŞİN ALTARI..
HAGİOS ABERKİOS KİLİSESİ MANASTIRI..
(Altar:Adak adanan ve kurban kesilen dini yapı. Özellikle antik dinlerde yaygın olan ''altar''lar, Musevilik ve Hristiyanlıkta da önemli bir yere sahiptir. Altarlar, mimari açıdan da önemli yapılardır.)
BAYRAM DEMİR'İN ANISINA..
Bayram Başkan; Hagios Aberkios Kilisesi Manastırı'nın Belediye Başkanlığı zamanında temizlenip araştırılmasına önayak olmuş,Başkan Yardımcılığı döneminde de,restore edilmesi en çok istediği şeylerden biriydi.Defalarca bir araya geldiğimizde bu konuyu konuştuk.Dernek olarak da destek olma sözü verdik.Bazı beklentileri vardı ve temaslarını sürmekteydi.Neticesinde Dernek arkadaşlarımızla beraber giderek bir etkinlik yapacaktık,ömrü vefa etmedi..Bir gün inşallah restore olursa eminim ruhu bayram yapacaktır..
Arkadaşı Bengi Çorum'un Kaleminden.
Müze araştırmacısı ve emekli Bursa Arkeoloji Müze çalışanı Bengi Çorum(Halam) 26 yıl önce yaptıkları çalışmayı benimle paylaştı.
Gemlik'in en önemli tarihi ve kültürel miraslarından olan bu kilise; yine ne yazık ki ! Kaderine terkedilmiş durumda.
Asıl kaynağından bu araştırmayı iki bölüm halinde sizlerle paylaşacağım.
Bursa Müzesi Bülteni.
18-24 mayıs 1996 yılı..
KURŞUNLU HAGİOS ABERKİOS MANASTIRI KİLİSESİ 1995 YILI KURTARMA KAZISI ÇALIŞMALARI..
BENGİ ÇORUM
Gemlik İlçesi Kurşunlu Beldesinde bulunan Hagios Aberkios Manastırı ve Kilisesi uzun yılların ihmali ve tahribi sonucu harap olmuş tabiat şartlarına yenik düşmüş durumdaydı.Kurşunlu Belediye Başkanı Sn Bayram Demir'in beldesine bir kültür evi kazandırma düşünce ve istekleri sonucu bu yapının temizlenmesi ve kurtarılması gündeme geldi.
T.C Kültür Bakanlığı Bursa Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu'nun 24.2.1995 tarih ve 4074 sayılı kararı ile T.C Kültür Bakanlığı Anıtlar ve Müzeler Genel Müdürlüğü'nün 05.04.1995 tarih ve 2001 sayılı ruhsatnamesi gereği 15.6.1995 tarihinde Bursa Müzesi Müdürlüğü adına Müze araştırmacısı Bengi Çorum'un başkanlığında Müze araştırmacıları Asuman Güngör ve Emel Orhan tarafından temizlik ve kurtarma çalışmalarına başlandı.
Çalışmalara 26.6.1995 tarihinden itibaren İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Bölümünden master öğrencileri Hayri Fehmi Yılmaz,Esra Güzel Erdoğan,Murat Tekin ile öğrenciler B.Mehmet Güler ve Kayhan Özcan katılmışlardır.
Kazının danışmanlığını İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyelerinden Yard.Doç.Dr.M.İhsan Tunay yapmış,Prof.Dr.Ara Altun ise yönlendirici bilgileri ile bize yardımcı daima destek olmuştur.
Kazının tüm giderlerini Kurşunlu Belediyesi karşılamış,bu konuda Belediye Başkanı Sn Bayram Demir büyük özveri göstermiş,Kurşunlu Belediyesi personeli ilgileri ile her zaman yanımızda olmuşlar ,ayrıca Bursa Müzelerini ve Eski Eserlerini Koruma Derneği de kazıya maddi katkıda bulunmuştur.
Kazıya emeği geçen herkese teşekkürlerimizi tekrarlıyoruz.
Kurşunlu köyü ,Gemlik Körfezi'nin güney sahilinde Gemlik ile Mudanya arasında,sahile bakan bir yamaç üzerinde yer almaktadır.Bithynia bölgesi içinde kalan köy Elegmi adıyla kaynaklara geçmiştir.Bithynia bölgesi adını bu bölgede yaşayan Bithyn'lerden almıştır.Bunların Trakya menşeli oldukları ve M.Ö.8-7.yüzyıllarda buraya göçtükleri kaynaklardan bilinmektedir.Bölgenin İonya'ya komşuluğu ve Yunan şehir devletlerinin Marmara kıyılarında kurdukları koloniler sebebiyle Bithynia halkı yavaş yavaş Yunanlaşmış ,daha sonraki yüz yıllarda ise sırayla Lidya,Pers,İskender,ve Roma imparatorlukları idaresine girmiştir.Bizans idaresine ise eyalet teşkilatlanmasında "Opsikion"teması adıyla ilk organize edilen eyalet olmuştur.
1075 yılında Anadolu Selçuluları'ndan Süleyman Şah tarafından alınan bölgeyi 1096 yılında Haçlı orduları geri almış,Osmanlılar'ın bölgeye gelmesi ile 14.yüzyıl başlarında Bithynia tamamıyla Bizans'ın elinden çıkmıştır.
Dini bakımdan da Bithynia özel bir yere sahiptir.Erken devirde (5.y.y.ikinci yarısı)başlayan dini kolonizasyon sonucu 8-9.yüzyıllarda Uludağ bölgesinde pek çok manastırın varlığı kaynaklarda belirtilir.Hatta 787 yılında İznik'te Konsil'de toplanan rahiplerin belirli bir kısmı Bithynia bölgesindendi.
Türk fethi ile birlikte Bithynia'daki Manastır faaliyetleri durmuştur.Fakat 1922 yılına kadar bölgede bizans'tan arta kalan Rumlar'ın olduğu bilinmektedir.Hatta geçen yüzyılda Kurşunlu Köyü nufusu kaynaklarda otuzu Türk olmak üzere ikiyüz aile olarak gösterilmiştir.
Köyün Rum çoğunluğunun 19.yüzyılda refah bir seviyede bulunduğunu köyde inşa edilen iki kiliseden anlamaktayız.Bunlar bugün ayakta olan 1803 tarihli kitabesi bulunan Taxiaris kilisesi ile köyün denize bakan yamacında olması gereken fakat bugün sadece temelleri gözüken 1838 tarihli Throtokos kiliseleridir.Köy halkı zeytinciliğin yanında üzüm yetiştiriyor,şarap imal ediyor,balıkçılık ile uğraşıyor,bunların pazarlamasını genellikle İstanbul ile yapıyordu.
Kurşunlu'nun üçüncü kilisesi olan Hagios Aberkios Manastırı Kilisesi,Köyün yamacından Gemlik şosesini takip ederek tahminen 300 m uzakta deniz kenarındadır.
Cyril Mango'nun "he Monasery of St.Abercius At Kurşunlu(Elegmi)in Bithynia"adlı makalesinden bu yapının tarihçesi ve gelişmesi hakkında bilgiler elde edilmektedir.
Manastırın Bizans'taki varlığı kaynaklara ilk defa 9.yüzyılda geçmiştir.10.yüzyılda da bazı kaynaklarda bu manastırla ilgili belgeler bulunmaktadır.Fakat 12.Yüzyıla ait 1162 tarihli bir typikon da (vakfiye)bu manastırın 1. Manuel Komnenos devrinde Nikephoros Mystikos adında birisi tarafından yeni baştan yapıldığı,adının "Güneşin Altarı"olarak geçtiği ve Theotokos'a ithaf edildiği belirtilmekte "Düşmüş olan kısımları yeniden koyduk,diğerlerini takviye ettik,hemde temellerinden itibaren bir çok binalar inşa ettik.Büyük masraflarla manastırı emin duvarla çevreledik"denilmektedir.
Bu typikonun bir deri üzerine yazılı olduğunu ve Patmos adasındaki Loannes Theologos manastırında 265.no da kayıtlı olduğunu M.Ramazanoğlu'nun makalesinden öğrenmekteyiz.
Nikephoros'un vakfiyesinde manastırın Theotokos'a ithaf edildiği yazılıdır.Halbuki manasırın adı 19.yüzyılda Hagios Aberkios olarak bilinmektedir.Geçen yüzyılda M.Kleonymas ve Chr papadopoulas adlı iki seyyah bölgede inceleme yaparken mevcut kilisenin orta çağlardan kalma bir manastırla ilgili olduğu ,tarihi seyrinde bir kesinti bulunduğundan bahseder.Muhakkak ki Türk idaresinde manastır önemini yitirmiş,hatta bir müddet terkedilmiş,sonradan yeni isim altında yeniden faaliyete geçmiş olabilir.
Kiborion planlı olan kilisenin kare şeklinde bir neosu ,doğuya doğru kademeli uzanan bema ve apsisi vardır.Beş cepheli apsis bugün yıkılmıştır.Postophorion hücreleri dilimli kubbeler ile örtülüdür.Nartheks bina ile aynı duvar işçiliğini göstermekle beraber ,tahminen binadan az sonra yapılmış olup,kuzey duvarında da 0.30 metrelik bir eğrilik vardı...
Hagios Aberkios Manastırı Kilisesi 1995 yılı temizlik ve kurtarma çalışmalarına binanın üst örtüsü ile çevresindeki ağaçların ve otların temizlenmesi ile başladı.Üst örtüde kubbenin etrafında bulunan ağaç kökleri ile 30-40 cm kalınlığındaki toprak ve otlar temizlendi.Üst örtünün temizlenmesi sonunda nartheks'in ve diakonikon hücresinin üstünde ,dış duvarlarla sıva üzerinde ahşap çatının dayandığı izler meydana çıktı.Muhtemelen geç devirlerde nartheks ve postophorion hücrelerinin üzeri ahşap çatı ile örtülüymüş.Bu temizlik sırasında narteks'in üzerinde alçı pencere parçaları ile bol miktarda pencere camı parçaları bulundu.Üst örtü ve çevrenin temizliği bitince çalışmalara kilisenin içinde başlandı…
Neler bulmuşlar? Bir dahaki sayıda okuyacağız..
Tarihi sevenler için yapılan çalışmalar Bengi Çorum'un anlatımıyla devam edecek..
Teşvik ve desteklerinden dolayı Halam BENGİ ÇORUM'a teşekkürlerimle.
Tarih, geçen zamanların şahididir, onun gerçeklerini aydınlatır, anıları meydana çıkarır, günlük yaşamımıza yol gösterir ve eski zamanlardan bilinmeyen olayları anlatır. M. T. Cicero.
Devam edecek...
REYHAN ÇORUM
Devamı Salı günü